Aracılara Ödenen
Ücretlerin Gümrük Kıymetine Girmeyen Satın Alma Komisyonu Sayılıp Sayılmayacağı,
Aşağıda Belirtilen Hususlar Dikkate Alınarak Değerlendirilir:
1. Satın Alma Komisyonculuğu Hizmetinin Tespiti; Satın alma komisyonculuğu hizmetinin varlığı ve gerçek niteliğini tespite
yarayacak tüm belgelerin gümrük idaresine sunulması gerekir.
Bu belgelerden biri, komisyoncunun görevini tamamlayıncaya kadar yerine
getirmesi gereken işlemleri belirten, alıcı ile komisyoncu arasındaki aracılık
sözleşmesidir. Gümrük idaresinin talebi üzerine, alıcı ile aracı arasındaki
anlaşma koşullarını belirten aracılık sözleşmesi ile bu sözleşmenin
gerçekliğini ispatlayan sipariş emirleri, akreditif, yazışmalar vb. diğer
tevsik edici belgelerin ibrazı gerekir. Yazılı bir aracılık sözleşmesinin
bulunmadığı durumlarda, aracılık ilişkisinin varlığını açık bir şekilde
gösteren, yukarıdaki paragrafta sözü edilenler gibi tevsik edici belgelerin
ibrazı gerekir.
Aracılık ilişkisini
ispata yarayacak yeterli belgenin ibraz edilmemesi durumunda, satın alma
komisyonculuğu ilişkisinin bulunmadığı (Satış konisyonu/Gümrük kıymet
unsuru) sonucuna varılır.
2. Satın Alma Komisyoncusunun Üstlendiği Riskler ve Yerine Getirdiği
Hizmetler; Satın alma komisyoncusunun normalde bir
satın alma komisyoncusu tarafından yerine getirilenlere ek bir risk alıp
almadığı veya ek bir hizmet yerine getirip getirmediğinin araştırılması
gerekir. Ek hizmetlerin kapsamı satın alma komisyonunun tabi tutulacağı işlemi
etkileyebilir. İthal eşyasına ilişkin ödemenin, aracının kendi fonlarından
yapılması buna bir örnektir. Bu, aracının satın alma komisyoncusu olarak
gösterdiği faaliyet sonunda bir ücret almasından çok, eşyanın mülkiyetine sahip
olmaktan doğan bir zarar veya kâr elde etmesi olasılığını ortaya çıkarır. Böyle
durumlarda bir satın alma komisyonculuğu ilişkisi oluşturan tüm koşulların
incelenmesi gerekir.
Bu araştırmanın sonucunda; Aracının kendi hesabına hareket ettiği ve/veya
eşya üzerinde mülkiyetten doğan bir ayni hakka sahip olduğu görülürse, bu
çerçevede, satın alma komisyoncusuna benzer şekilde çalışan, ancak ondan farklı
olarak, eşya üzerinde mülkiyetten doğan bir ayni hakka sahip olan ve ticari
muamele veya ithalatçının ödediği fiyat üzerinde bir kontrol yetkisi bulunan,
dış ticaret şirketleri veya bağımsız aracılar da göz önüne alınması gerekir. Bu
tür durumlarda söz konusu aracı, satın alma komisyoncusu olarak
değerlendirilemez. Haliyle ödenen
komisyon da satın alma komisyonu olarak değerlendirilemez. Yani Gümrük
kıymetinin unsuru olarak değerlendirilir.
3. Tarafların "İlişki"li
Olduğu Durumlar: Araştırılması gereken bir diğer faktör de ticari
muamelede yer alan taraflar arasında "ilişki" varlığıdır. Örneğin,
aracının satıcı ile veya satıcıya bağlı bir kişiyle arasındaki ilişki, söz
konusu aracının alıcıyı temsil etme özelliğini etkileyebilir. Bir aracılık
sözleşmesinin varlığına karşın, gümrük idaresi, söz konusu aracının gerçekten
de satıcı veya kendi hesabına değil de alıcı hesabına çalıştığını belirlemek
üzere tüm koşulları inceleyebilir.
Aracının satıcı ile ilişkisi varsa, aksi ilişkisiz taraflarla yapılan
işlemlerdeki koşullarla uygunluk gibi kanıtlarla ispatlanmadıkça, aracı satın
alma komisyoncusu olarak değerlendirilemez. Aracı, alıcı ile ilişki içinde ise,
aracının hakiki bir satın alma komisyoncusu olup olmadığı; icra ettiği
fonksiyonlar ve aldığı ücret, müstakil satın alma komisyoncuları ile
karşılaştırılarak değerlendirilmesi gerekir.
4. Eşya faturasının
aracı tarafından düzenlenmesi: Bazı ticari muamelelerde, aracı sözleşmeyi tamamlar,
ithalatçıya eşyanın fiyatını ve kendi ücretini ayrı ayrı gösteren bir ikinci fatura
düzenler. İkinci bir satış faturası düzenlemiş olması kendisini eşyanın
satıcısı haline getirmez. Gümrük Kanununa göre, eşyayı tedarik edene ödenen
fiyat satış bedeline esas alındığı için; gümrük idaresi, eşyayı tedarik edenin
düzenlediği fatura ve diğer belgelerin, beyan edilen kıymeti tevsik etmek üzere
ibrazını talep edebilir.
İthalatçının gümrük idaresine, eşyayı tedarik edenin
aracıya verdiği ticari faturayı veya satışı ispata yarayacak diğer belgeleri
ibraz etmemesi durumunda; Söz
konusu satış, ihraç amacıyla yapılmış gerçek bir satış olarak kabul edilmez.
Yani Gümrük Kıymetinin bir unsuru olarak kabul edilir.
5. Aracının Verdiği
Hizmet İle Karşılığında İstenen Ücretin Orantılı Olması: Yerine getirilen hizmet
karşılığında istenen ücretin de hizmetle orantılı olup olmadığı araştırılır.
Satın alma komisyoncusunun mutad fonksiyonları dışında kalan bir hizmet
göstermesi durumunda, bu ek hizmet alıcıdan talep edilen ücreti de etkiler. Örneğin satın alma komisyoncusu
eşyanın fabrikadan ihraç liman veya mahalline kadar nakline aracılık etmek
yerine, bu nakliye işini kendisi yapabilir ve ücreti nakliye giderlerini de
içerebilir. Bu örnekte, toplam ödeme satın alma komisyonu olarak
değerlendirilemez. Ancak, ödemenin satın alma komisyonculuğu hizmetine ilişkin
ayırt edilebilir bölümü, satın alma komisyonu olarak nitelendirilebilir. Diğer kısım Yurt dışı kara taşıması/navlun olarak Gümrük
kıymetine dahil edilir.
6. Aracının Satın Alma
Komisyoncusu Olup Olmadığı İncelenirken Dikkate Alınacak Bazı Unsurlar: Genel olarak, satın alma
komisyoncusu eşyanın kaybı riskini üstlenmez. Keza, nakliye ve elleçleme
maliyetlerini de genel olarak satın alma komisyoncuları üstlenmez.
Satın alma komisyoncuları, satıcıya nasıl ve ne zaman ödeme yapılacağını
kontrol etmez. Ödemenin aracıya yapılması
halinde, satın almadan önce mi sonra mı yapıldığı önemlidir. Sonra yapılması
halinde aracının satıcı konumunda olması mümkündür.
- Alıcı, komisyoncunun
hizmeti olmaksızın ithal eşyasını imalatçıdan alamıyorsa, aracı muhtemelen
satış komisyoncusudur.
- Aracı kendi menfaatine müstakil bir işletme işletiyorsa, aracının bir
komisyoncu değil, müstakil bir satıcı olması mümkündür.
- Aracı mali olarak üretici veya
satıcıdan ayrılamıyorsa, aracı muhtemelen alıcı adına değil, satıcı adına
hareket etmektedir.
Yukarda belirtilen hususlar bir arada değerlendirilmesi sonucunda aracının
satın alma komisyoncusu olmadığına ilişkin ciddi emarelerin bulunması
durumunda, 2012/29 sayılı Genelgeye göre işlem yapılması gerekmektedir (Gümrükler
Genel Müdürlüğü’nün 07.05.2015 Tarih ve 7774241 Sayılı Tasarruflu Yazısı).
Gümrük Kıymetinin Belirlenmesi: Bilindiği
üzere, ithal eşyasının gümrük kıymeti, 4458 sayılı Gümrük Kanununun 23 ilâ
31.maddeleri ile Gümrük Yönetmeliğinin 43 ilâ 57.maddelerine göre
belirlenmektedir. Eşyanın gümrük kıymetinin tespitine ilişkin yöntemlerin hangi
esaslar çerçevesinde uygulanacağı ise Gümrük Yönetmeliğinin 44 üncü maddesinde
belirtilmiştir.
Buna göre,
beyan edilen kıymetin gümrük kıymeti olarak kabul edilip edilmeyeceği, satışa
ilişkin diğer hususlar da göz önünde bulundurulmak suretiyle öncelikle, birinci
yöntem olan satış bedeli yöntemine göre belirlenecektir. Bu yöntemden izleyen
yönteme geçilebilmesi için beyan edilen kıymetin bu yönteme göre kabul edilemez
olması gerekir. Başka bir ifadeyle, beyan edilen kıymetin kontrolü neticesinde
satış bedeli yönteminin uygulanmasının mümkün olmadığı dolayısıyla bu yöntemin
terk edilmesi gerektiği dayanakları ile açıklanmalıdır. Satış bedeli yönteminin
terk edilmesi halinde, aynı eşyanın satış bedeli yöntemine geçilmelidir. Gümrük
kıymetinin aynı eşyanın satış bedeli yöntemine göre de belirlenememesi
durumunda sırasıyla benzer eşyanın satış bedeli yöntemi, indirgeme yöntemi ve
hesaplanmış kıymet yöntemlerine geçilmesi, ilk beş yönteme göre kıymet tespiti
yapılamaması durumunda ise son yönteme göre gümrük kıymetinin belirlenmesi
gerekmektedir.
- Gümrük
Yönetmeliğinin 44 üncü maddesinin beşinci fıkrası uyarınca, beyan edilen gümrük
kıymetinin gerçekliği veya doğruluğu konusunda şüpheye düşülmesi halinde,
gümrük idarelerince yükümlülerden ilave bilgi ve belge talep edilmesi de dahil
olmak üzere, konunun incelenmesi ve araştırılması neticesinde şüpheye sebebiyet
veren hususlar giderilmediği takdirde eşyanın gümrük kıymeti satış bedeli
yöntemine göre tespit edilemeyecektir. Bu durumda, ithal eşyasının beyan edilen
kıymetinin gerçeklik ve doğruluğunun tespit edilebilmesi için aşağıda
belirtilen koşulların karşılanması durumunda yurt dışı kıymet araştırmasına
gidilmelidir (Gümrükler Genel Müdürlüğü’nün 2012/29 Sayılı Genelgesi) .
III- KOMİSYON
ÖDEMELERİNİN KATMA DEĞER VERGİSİ
İLE DAMGA VERGİ KARŞISINDAKİ DURUMU
- Gümrük Kanunu’nun 27.maddesinde: 24’ncü madde
hükümlerine göre gümrük kıymeti
belirlenirken, ithal eşyasının fiilen ödenen veya ödenecek fiyatına “Satın alma komisyonları dışındaki
komisyonlar ve tellâliye” giderlerinin de ilave edileceği,
- Gümrük Kanunu’nun 28.maddesinde ise: “Satın alma komisyonları”nın, ithal
eşyasının fiilen ödenen veya ödenecek fiyatından ayırt edilebilmeleri koşuluyla
gümrük kıymetine dahil edilmeyeceği hükme bağlanmıştır.
3065 Sayılı Katma Değer Vergisi
Kanunu’nun 21.Maddesine Göre İthalatta KDV’nin Matrahı; “a) İthal edilen malın gümrük vergisi tarhına esas olan
kıymeti, gümrük vergisinin kıymet esasına göre alınmaması veya malın gümrük
vergisinden muaf olması halinde sigorta ve navlun bedelleri dahil (CIF) değeri,
bunun belli olmadığı hallerde malın gümrükçe tespit edilecek değeri,
b) İthalat sırasında ödenen her türlü vergi,
resim, harç ve paylar,
c) Gümrük
beyannamesinin tescil tarihine kadar yapılan diğer giderler ve
ödemelerden vergilendirilmeyenler ile mal bedeli üzerinden hesaplanan fiyat
farkı, kur farkı gibi ödemelerin toplamından” oluşmaktadır.
- Gümrük Kanunu’nun 27.maddesine göre, gümrük
kıymetine giren (ithal eşyasının fiilen
ödenen veya ödenecek fiyatına eklenen) “Satın
alma komisyonları dışındaki komisyonlar ve tellâliye”ler Katma Değer Vergisi
Kanunu’nun Kanunu’nun 21.maddesinin
(a) fıkrasına göre KDV matrahının bir unsurudur.
Konu Hakkındaki Kişisel Görüşümüz:
1) Gümrük Kanunu’nun 28.maddesine göre, ithal eşyasının fiilen ödenen veya
ödenecek fiyatından ayırt edilebilmeleri koşuluyla gümrük kıymetine dahil
edilmeyen “Satın alma komisyonları” ile ithal edilen eşya için yapılan
ve gümrük kıymetine girmeyen benzeri ödeme ve masraflar KDV Kanunu’nun
21.maddesinin (c) fıkrasına göre KDV matrahının bir unsurudur. Bahse konu “satın alma komisyonları” ve benzeri
ödemeler velevki Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 21.maddesine göre KDV
mahrahının bir unsuru sayılmasa bile, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın görüşüne
göre; Bu ödemeler Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 2, 3, 4 ve 5.
maddelerinde yer alan teslim, teslim sayılan haller, hizmet ve hizmet sayılan
haller kapsamına girmesi ve aynı Kanun’un 6.maddesi hükümleri nedeniyle KDV’ye
tabidir.
2) İthal eşyasının gümrük kıymetinin bir parçası
olmasına karşın gümrük idaresine beyan edilmeyen franchisee fee, redevans/redevance, royalti veya lisans ücreti, telif hakkı, know-how, vb. Gayri Maddi
hakların satışı, devri, kiraya verilmesi vb. fonksiyonlardan kaynaklanan gümrük kıymet unsurlarının, ilgili mükellef tarafından
daha önceden sorumlu sıfatıyla 2 Nolu KDV Beyannamesiyle ilgili vergi dairesine
beyanda bulunularak KDV’nin ödendiği durumlarda:
a) Söz konusu gümrük kıymet
unsurlarından franchisee fee, redevans/redevance, royalti veya lisans ücreti, telif hakkı, vb.
ödemeler yurt dışındaki hak sahibi
açısından gayri maddi hak kazancı (Gayrimenkul sermaye iradı) olması nedeniyle,
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 70, 94.maddesi ve geçici 67.maddesi ile
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 1, 2, 3, 14, 15, 21, 24, 25, 30 ve
31.maddeleri gereği vergi tevkifatına, kurumlar vergisi kesintisine (stopaja) tabi olup, söz konusu ödemeler (yapılan anlaşma
gereği hak sahibine net tutar olarak yapılıyor ise) stopaj
oranı dikkate alınarak brüte götürülmeli/brütleştirilmeli ve bahse konu kazanç ve iratları nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettiren
gerçek ve tüzel kişiler tarafından “Muhtasar
Beyanname” ile ilgili vergi dairesine beyanda bulunularak -(İkili anlaşma varsa
ilgili anlaşmadaki oran üzerinden, ikili anlaşma yoksa genel oran üzerinden)- stopajının ödenmesi,
b) 2 Nolu KDV Beyannamesiyle
ilgili vergi dairesine ödenen KDV’nin net tutar üzerindenmi yoksa bürüt tutar
üzerindenmi ödendiği kontrol edilmeli, net tutar üzerinden ödendiğinin tespit
edilmesi halinde bürüt tutar-net tutar arasındaki matrah farkına tekabül eden
KDV’nin ilave olarak tahsil edilmesinin sağlanması,
Gümrük mezvuatı açısından esas matraha tekabül eden KDV’nin
tekrar istenilmemesi fakat, yükümlüsünce
gümrük yükümlülüğünün başladığı tarihte varlığı ve miktarı bilinen, belli olan
bir kıymet unsuruna ait KDV’nin gümrük idaresi yerine, daha sonraki bir tarihte
vergi dairesine beyan edilerek ödenmesi halinde KDV tutarı açısından bir vergi
farkı oluşmamakla birlikte, gümrük yükümlülüğünün başladığı tarih
(SDGB’nin tescil tarihi) ile vergi dairesine KDV’nin beyan edildiği tarih (3065
sayılı Katma değer Vergisi Kanunu’nun 39.maddesine göre, Vergilendirme Dönemi: Vergi kesintisi yapmakla
sorumlu tutulanlar için bir ay olup, Kanun’un 41.maddesine göre de: Mükellefler
ve vergi kesintisi yapmakla sorumlu tutulanlar Katma Değer Vergisi
beyannamelerini, vergilendirme dönemini takibeden ayın yirmialtıncı günü akşamına kadar ilgili vergi dairesine vermekle
yükümlüdürler.) arasında en az 26 günlük bir beyan süresi
farkı oluştuğundan dolayı, oluşan bu süre için 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında
Kanun hükümlerine göre belirlenen gecikme zammı oranında gecikme faizi alınması,
c- İthal edilen eşyada sadece KDV varsa, gümrükçe tahsil edilen diğer
vergi ve resimler ile KKDF, vb. bir yükümlülük yoksa, her bir beyan (her bir
SDGB’si) için Gümrük Kanununun 241 inci maddesi uyarınca usulsüzlük cezası
uygulanması,
d- İthal edilen eşyanın gümrükçe tahsil edilen diğer vergi ve resimlere tabi
olması durumunda ise; (Anlaşma gereği söz konusu Gayri Maddi Haklardan
kaynaklanan bahse konu ödeme hak sahibine net tutar olarak yapılıyorsa,
matrahın stopaj oranı dikkate alınarak brüte götürülmesi/ brüte çevrilmesi ve
ulaşılacak brüt tutar üzerinden) KDV
dışında kalan gümrük vergi ve resimlerinin (varsa Gümrük Vergisi, ÖTV, KKDF,
Kültür Bakanlığı Kesintisi/Stopajı, Ek Mali Yükümlülük, vb. ile bunlara tekabül
eden KDV’nin ve varsa ÖTV’nin) Gümrük Kanunu’nun 193/3.maddesi -(6183
sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 51.maddesine göre
tespit edilen gecikme zammı oranında faiz uygulanarak)-, Gümrükler Genel Müdürlüğü’nün 2011/16,
2013/6 ve 2017/20 sayılı Genelgeleri kapsamında, (8/4/2015 Tarihli ve 2015/7511
Sayılı Kararnamenin Eki Kaynak Kullanımını Destekleme Fonu Kesintileri Hakkında
Karar eki
“Vadeli İthalatında KKDF Kesintisi Oranı % 0 ‘Sıfır’ Olarak Belirlenen
Mallar Listesi”nde – ‘Liste 1’de belirtilen GTİP’ler hariç) KKDF tahakkuk ve
tahsili, ayrıca hesaplanan KKDF tutarı üzerinden varsa ÖTV ile bunlara (KKDF +
ÖTV tutarına) tekabül eden KDV’nin tahsili ile Gümrük Kanunu’nun 234.maddesi, ÖTV Kanununun 16.maddesi ve KDV Kanunu’nun 51.maddesine göre ceza tatbik edilmesi,
e) Söz konusu giderlere ilişkin olarak yurt dışındaki hak sahibine yapılan ödemeler sırasında ödemelerin gecikmesi, tahakkuk
veya hesaben ödeme dolayısıyla ortaya çıkan kur farklarına tekabül eden KDV’nin
ödenmesi,
Gerekir.
Nakden ödeme:
Tevkifat konusu bedelin fiilen ödendiği durumdur.
Hesaben ödeme:
Tevkifata konu kazanç ve iradı ödeyenleri istihkak sahiplerine karşı borçlu
durumda gösteren her türlü kayıt ve işlemleri/muhasebe kayıtlarını ifade eder.
- Gelir idaresi tarafından verilen 3.2.1988 tarih ve 2601001-1227 sayılı
muktezada; Transfer tarihi itibarîyle oluşan kur farkları üzerinden (bir
finansman hizmeti karşılığını teşkil ettiği gerekçesiyle) sorumlu sıfatıyla
KDV hesaplanıp beyan edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
3) Sonradan Kontrol/Firma İncelemesi sırasında rastlanılan, örneğin:
ithal edilen eşyanın Türkiye’de çoğaltılması yada Türkiye’de montajı için
yurtdışına yapılan para transferi/ödeme, Türkiye’de mevcut fabrika ve makineler
için yurtdışından sağlanan işçilik, bakım onarım ve mühendislik hizmetleri için
yapılan giderler, Türkiye’de yapılan üretimde kullanılan, Türkiye’de
yararlanılan ve yurtdışından sağlanan çizim, taslak ve model giderleri vb., … masrafları
ithalatta gümrük kıymet unsurlarından birisi olmamakla, ithalatta gümrüğü ve
gümrük mevzuatını ilgilendirmemekle birlikte, bahse konu ödemeler 3065
sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 2, 3, 4, 5 ve 6. maddelerinde yer alan
teslim, teslim sayılan haller, hizmet ve hizmet sayılan haller kapsamına
girmesi nedeniyle, aynı Kanun’un 8, 9, 10, ve 24.maddeleriyle ilgili diğer mali
mevzuat hükümleri gereği KDV’ye tabi olup, bu masraflardan stopaj kesintisine
tabi olan giderlerde (anlaşma gereği söz konusu ödeme hak sahibine net tutar
olarak yapılıyor ise)
matrahımızın stopaj oranı dikkate alınarak brüte götürülmesi/brüte çevrilmesi
ve ulaşılacak brüt tutar üzerinden, ilgili mükellef tarafından sorumlu
sıfatıyla 2 Nolu KDV Beyannamesiyle ilgili vergi dairesine beyanda bulunularak
KDV’nin ödenmesi gerekir.
- Söz konusu masraflardan; Mühendislik, montaj,
danışmanlık, eğitim hizmeti, özel yazılım yaptırılması, tercüme yaptırılması
gibi serbest meslek hizmeti niteliğindeki hizmet bedelleri ile telif hakkı,
imtiyaz hakkı, ticaret ünvanı, marka, royalty, know-how ve benzeri gayrimaddi
haklar için ödenen gayrimenkul sermaye iradı ödemeleri,
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 70, 94.maddesi ve geçici 67.maddesi ile
5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 1, 2, 3, 14, 15, 21, 24, 25, 30 ve
31.maddeleri gereği vergi tevkifatına, kurumlar vergisi kesintisine (stopaja) tabi olup, kurumlar vergisi tevkifatına tabi
söz konusu kazanç ve iradları nakden veya hesaben ödeyen veya tahakkuk ettiren
gerçek ve tüzel kişiler tarafından brüt tutar üzerinden “Muhtasar Beyanname” ile ilgili vergi
dairesine beyanda bulunularak -(İkili anlaşma varsa ilgili anlaşmadaki oran
üzerinden, ikili anlaşma yoksa genel oran üzerinden “% 20”)- stopajının ödenmesi gerekir.
4) Komisyon
ödemeleri başta olmak üzere, gümrük kıymetine ve/veya KDV matrahına giren veya
girmeyen, ithalat veya Türkiye’deki üretimle ilgili olan veya olmayan, gümrüğü
veya maliyeyi ilgilendiren franchisee fee, redevans/redevance, royalti veya lisans ücreti, telif hakkı, isim hakkı, patent hakkı,
know-how, vb. herhangi bir gider/masraf
unsuruna rastlanıldığı zaman, bunlara ilişkin sözleşmeler veya sözleşme yerine geçen
belgelerin olup olmadığı mutlaka araştırılmalı ve temin edilmeli, temin edilen
belgelerden sözleşmeler başta olmak üzere 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu’nun
1, 3, 4, 5, 14, 24 ve 26.maddesi gereği Damga Vergisine tabi kağıtlara tekabül
eden Damga Vergisi’nin ödenip ödenmediği, ödenen veya ödenmesi gereken Damga
Vergisinin ithalatta KDV matrahına katılıp katılmadığı, … hususlarına da bakılması gerekir.
Öte yandan, bahse
konu sözleşmelerinin noter vasıtasıyla düzenlenmesi ve söz konusu hakların
Türkiye’de tescilinin yaptırılması durumunda, 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun
38.maddesine göre noter harcına ve aynı Kanun’un 108.maddesine göre de başvuru
ve sicil kayıt (tescil) harcına tabidir.
Bu nedenle, ithal
edilen eşya ile ilgili olarak, söz konusu sözleşmeler ve sözleşme yerine geçen
belgeler nedeniyle ödenen veya ödenmesi gereken damga vergisi, noter harcı ile
sicil kayıt (tescil) harcı, vb. ödemeler 3065 sayılı Karma Değer Vergisi
Kanunu’nun “İthalatta Matrah” başlıklı 21.maddesinin “b” bendi gereği ithalatta
KDV matrah unsuru olup, söz konusu ödemeler bahse konu sözleşmeler kapsamında
ithal edilen eşyalara ilişkin serbest dolaşıma giriş beyannameleriyle
ilişkilendirilip ilgili gümrük idaresine beyan edilerek, tekabül eden KDV’nin ve
varsa ÖTV’nin ödenmesi gerekir.
SONUÇ
Gümrük Kanunu’nun 27.maddesine göre, Kanun’un 24’ncü
maddesi hükümleri kapsamında gümrük kıymeti belirlenirken, ithal eşyasının fiilen ödenen
veya ödenecek fiyatına “Satın alma
komisyonları dışındaki komisyonlar ve tellâliye” giderlerinin de ilave edileceği,
Kanun’un 28.maddesine göre ise, satın alma komisyonunun gümrük kıymetine
girmeyeceği açıkça belirtilmiş olup, gümrük
kıymeti açısından komisyonların tabi tutulacağı işlem, aracıdan sağlanan
hizmetin gerçek niteliğine bağlıdır. Komisyonların gümrük kıymetine girip girmediğini
belirleyen en önemli unsur, komisyoncunun verdiği hizmetin gerçek niteliğinin
ne olduğuyla, komisyoncunun alıcı ve satıcı ile arasındaki ilişkinin düzeyi ve
çeşidi belirlemektedir.
Örneğin; Komisyoncu, alıcı
adına ve hesabına hareket ediyorsa ya da kendi adına fakat alıcı hesabına ve
alıcı yararına hareket ediyorsa, alıcının isteklerini satıcıya iletiyorsa,
alıcı adına araştırmalar, fiyat ve kalite karşılaştırması yapıp eşya numunesi
topluyorsa, alıcının isteği ve belirlediği şartlara göre ithal edilecek eşyanın
üretim veya tedarik sürecini kontrol ederek, belirli kalitede eşyanın üretim
veya tedarikini sağlıyorsa, yurt dışından satın alınan malların, alıcının
isteği ve belirlediği şartlara göre ve bedellerinin alıcı tarafından ödenmesi
şartıyla yükleme ve elleçleme işlemlerini sağlıyor veya organize ediyorsa, bu
durumlarda, komisyoncu satın alma komisyoncusu, aldığı ücrette satın alma
komisyonu olup, eşyanın gümrük kıymetine eklenmemesi gerekir.
- Öte
yandan, aracı/komisyoncu ile satıcı/ihracatçı arasında ya da
satıcıya bağlı bir kişiyle temsil ilişkisi varsa, aracı satıcı adına ya da
yararına hareket ediyorsa, ücretini satıcıdan yada satıcı yararına hareket eden
veya satıcıya bağlı bir kişiden alıyorsa, yada satış koşulu gereği ücretini
alıcıdan alıyorsa, aracı kendi adına hareket ediyorsa, alım-satıma konu olan
eşya üzerinde bir tasarruf veya mülkiyet hakkına sahipse (örneğin, alıcı alım
işleminden vazgeçtiği takdirde, komisyoncu söz konusu eşyayı bir başkasına
satma hakkına sahipse), yada eşyanın alıcı tarafından satılması sonrasında
satış yada satış hasılatı üzerinden bir pay alıyorsa, aracı, yapılan ticari
muamele veya ithalatçının ödediği fiyat üzerinde bir kontrol yetkisine sahipse,
eşyanın mülkiyetine ilişkin risklerden doğrudan etkileniyor ve bunları
yükleniyorsa/bunlardan sorumluysa, komisyoncu her halükârda hasar gören veya
kaybolan eşyadan/bu eşyaların tazmininden sorumluysa, yükleme ve elleçleme
giderlerinin alıcı ile anlaşılan tutarı aşması durumunda aşan kısmı
üstleniliyorsa, düşük olması durumunda ise fark tutar komisyoncuya kalıyorsa,
kendi ücretinden ayrı olarak satıcının yaptığı iskonto veya geri ödemelerden
yararlanıyorsa, … bu
durumlarda, komisyoncunun muhtemelen satış komisyoncusu olarak hareket etmediği
anlaşılır. Alıcı tarafından yapılan ve fiyata dahil edilmemiş bu tür ödeme veya
ödenecek tutarların ise gümrük kıymetine ilave edilmesi gerekir.
Gümrük Kanunu’nun 28.maddesine göre, ithal eşyasının fiilen ödenen veya ödenecek fiyatından ayırt edilebilmeleri koşuluyla gümrük kıymetine dahil edilmeyen “Satın alma komisyonları” ile ithal edilen eşya için yapılan ve gümrük kıymetine girmeyen benzeri ödeme ve masraflar KDV Kanunu’nun 21.maddesinin (c) fıkrasına göre KDV matrahının bir unsurudur. Bahse konu “satın alma komisyonları” ve benzeri ödemeler velevki Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 21.maddesine göre KDV mahrahının bir unsuru sayılmasa bile, Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın görüşüne göre; Bu ödemeler Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 2, 3, 4 ve 5. maddelerinde yer alan teslim, teslim sayılan haller, hizmet ve hizmet sayılan haller kapsamına girmesi ve aynı Kanun’un 6.maddesi hükümleri nedeniyle KDV’ye tabidir.
Kerim ÇOBAN
Yetkilendirilmiş Gümrük Müşaviri
KAYNAKÇA
·
1- KIRDAR Ayhan, Gümrük
Dünyası Dergisi, Sayı 53, Yıl 2007.
·
2- ORHAN Oğuzhan, Gümrük
Dünyası Dergisi, Sayı 62, Yıl 2009.
·
3- KIRIKTAŞ İlhan, Yaklaşım Dergisi, Kasım 2006, Sayı: 167.
·
4- KIZILOT Şükrü, KDV Kanunu ve Uygulaması, Yaklaşım
Yayınları, Ankara, 1998, C.3,
S. 1292 vd.
·
5- Maliye Bakanlığı’nın,
25.01.2000 tarih ve 38150 sayılı Özelgesi (Şükrü KIZILOT, Danıştay
Kararları ve Özelgeler, Yaklaşım Yayınları,
Ankara 2002, Cilt: 6, s. 1454-1455).
·
6- BALCI Beyazıt, Gümrük
Kıymeti İçtihatları - Maliye Bakanlığı APK Yayınları, 1994/338.
·
7- BALCI Beyazıt, Gümrük
Kıymeti Kontrolü El Kitabı - Maliye Bakanlığı APK Yayınları,
1993/333.
·
8- ERGÜN Nurettin, Uluslar
arası Ticarette Kıymet Kavramı ve Cenevre Kıymet Tanımı.
·
9- VONDERBANK Stefan, Gümrük
Kıymeti Mevzuatı – Gümrük Müsteşarlığı Risk Yönetimi ve
Stratejik
Değerlendirme Birimi.
·
10- ÇELİK Abdullah - ÖZEL
D.Yener, Franchising İşlemlerinin Vergisel Analizi, Vergi
Dünyası, Sayı 182, Yıl 1996.
11- ÇOBAN Kerim, “Komisyonların Gümrük
Kıymeti Ve Katma
Değer Vergisi Açısından
Değerlendirilmesi”,
Gümrük Dünyası Dergisi, Sayı 84, Yıl 2015/1.
·
12-
ÖZ Erdoğdu, Yurtdışından Gelen Hizmet Faturalarının
Vergilendirilmesi, Erta Bağımsız
Denetim ve YMM, 05.12.2011.
13- Gümrükler Genel Müdürlüğü’nün 2002/36, 2012/29 Sayılı
Genelgeleri.